Gelen Gideni Aratır mı?
Şu sıralar çoğunluk, yapmak istediğinin önünde engel saydığı birine sabretmek yerine onun hayatından çıkmasını istiyor. O ardına bakmadan gittikten sonra, sorunlar bitecek her şey güllük gülistanlık olacak sanılıyor. Yani çoğunluk birinin gitmesinden medet umuyor.
Kimi iktidara taşıyamayan parti liderini, kimi memuriyetten eden hocasını, kimi karısıyla geçinemeyen anne babasının, kimi hayırsız evladının, kimi zam yapmayan patronunun, kimi kazancını paylaşmak istemediği ortağının, kimi yenemediği rakibinin, kimi kocaya kaçan kızının, kimi kendini kutsamayan müridinin, kimi onu övmeye ara veren arkadaşının, kimi devamlı borç isteyen akrabasının, kimi yakasından düşmeyen eski tanışının, kimi transfer yapmayan başkanının, kimi ikinci eşini onaylamayan helalinin gitmesiyle tüm dertleri biteceği iddiasında…
Öte yandan herkes gitmesiyle rahatlayacağı sandığı kişiyi tespit ettiğinde aslında şunu fark etmeli. Tüm gücümüzle gitmesi için uğraş verdiğinizin yerini kim dolduracak? Kim gelirse gelsin yeter ki o gitsin diyorsanız maziye bakmanızı öneririm. Gitmesi istenen herkes gitmiştir. Ama yine de arzulanan o mutlu günlere bir türlü ulaşılamamıştır.
Çoğunlukla geleni tayin etmek yerine birilerini gönderme telaşımız yüzünden sükûti hayale uğramak neredeyse mazinin rutini olagelmiştir. Üstelik birçok kez hep birlikte bazende yalnız başımıza “Gelen gideni arattı” diye hayıflanmamızı unuturcasına hâlâ birilerinin gitmesinden medet umuyor bu konuda sanal kampanyaları desteklemeyi önemseyen balık hafızamıza toz kondurmuyoruz.
Ama bizim mahallenin uslanmaz aşığı öyle değil. O, babasının arabasıyla defalarca turlayıp mahalle sakinlerine bangır bangır Sezen Aksu şarkısını ezberletiyor. Zira git dediği gitmiş şimdi ise o bin pişman.
Git, git, gitme dur ne olursun
Gitme kal yalan söyledim
Doğru değil ayrılığa daha hiç hazır değilim
Aramızda yaşanacak yarım kalan bir şeyler var
Gitme dur daha şimdiden deliler gibi özledim.
Şevket Hüner / 18 Zilkade 1442
